ÖZ ÇELİK İŞ SENDİKASI DELEGE SEÇİMLERİ VE DESTEĞİ İŞÇİ DIŞINDA ARAYANLAR
Öz Çelik İş Sendikası önümüzdeki Ağustos, Eylül ayında Kardemir A.Ş’de ve birkaç özel sektörde delege seçimlerini gerçekleştirecek.
125 Delegenin belirleneceği sendikanın şube seçimleri de hemen ardından yapılacak.
Geçtiğimiz ay Öz Çelik İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci ve Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyelerinin tamamının imzası bulunan bir bildiri yayınlandı.
Karabük’teki delege seçimlerine hiçbir şekilde müdahale edilmeyeceği ve demokratik bir ortamda delege seçimlerinin yapılacağı sendika genel merkezi tarafından tüm açıklığı ile belirtildi.
Sendika Karabük Şubesinin mevcut başkanı Ulvi Üngören’in karşısına, şube teşkilatlandırma sekreteri görevinde bulunan Kenan Yılmaz aday olarak çıktı.
Kardemir işçisi arasında adeta bir sevgi seli ile kucaklanan Kenan Yılmaz, çok iyi bir çıkış yaptı.
Adeta mevcut şube başkanı ve yönetimindeki birçok kişi silik bir pozisyona düştü.
Kenan Yılmaz, Kardemir içinde hangi kısma gitse, onlarca işçinin açık desteğini görüyor.
Ulvi Üngören ise işçi arasında böyle bir görüntü sergileyemedi.
İşçi arasında yapılan konuşmalara göre de; Üngören’in birçok kısımda delege listesi çıkarmakta bir hayli zorlandığı yönünde.
Geçtiğimiz hafta Kenan Yılmaz, ekibi ile birlikte siyasi partilere bir nezaket ziyareti düzenledi. Sanırız diğer ilgili kurum ve kuruluşlara bu nezaket ziyaretleri sürecek.
Kenan Yılmaz’ın bu nezaket ziyaretlerinin ardından, Ulvi Üngören de ziyaretler başladı ve yine sanırız Üngören’in de bu ziyaretleri sürecek.
Kenan Yılmaz ile Ulvi Üngören’in yaptığı bu ziyaretlerin arasında bir fark var.
Biri nezaket ziyaretleri.
Diğerinin ise destek arama ziyaretleri olduğu ortaya çıktı.
Son 3 yıllık şube başkanlığı döneminde, Kardemir’de işçi içine çok girmeyen, kısımları bu zamana kadar doğru dürüst gezmeyen, ziyaret etmeyen Ulvi Üngören, şimdi desteği dışarıda arar hale gelmiş.
Sendika Genel Merkezinin ‘tarafsız ve demokratik seçim olacak’ açıklamasından sonra işçi arasında şu aralar bir algı oluşturulmaya çalışılıyor.
‘Kardemir işçisine demokratik bir seçim sözü verildi ama siyasi irade buna müdahale eder, belirli güçler son anda bu karara bakmaz, işçinin dediği değil, siyasi güçlerin istediği olur.’ Gibi bu tür bir algı oluşturma söylemleri, çelik işçisinin arasında yayılmaya çalışılıyor.
Bu söylemler; Öz Çelik İş Sendikasının hükmü şahsiyetine karşı bir hakarettir.
Öz Çelik İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci ve Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyelerinin üzerinde bir vesayet kurma girişimidir.
Çelik işçisinde desteği bulamayanlar, desteği dışarda aramaya ve böyle vesayetçi, anti demokratik, olmayacak algılar ile yol almaya çalışıyorsa, çelik işçisine haksızlık etmiş olurlar.
Sonuçta şube başkanı ve yönetimini seçecek olan bu delegeyi dışarıdan birileri oy vererek seçmeyecek.
Yine Çelik İşçisi seçecek.
Öte yandan siyasi partilerin ise Karabük Şube Başkanlığı seçimlerinde ‘şunu destekliyoruz, bunu destekliyoruz gibi’ açıklamaları ise Kardemir işçisinde tepki oluşturacağı kaçınılmaz bir sonuçtur.
Öz Çelik İş Sendikası’nın demokratik ve bağımsız delege seçimlerine siyasiler müdahale etmeye ve taraf olmaya çalışırsa bunun altında kalır.
Kardemir işçisinin hür iradesine, Öz Çelik İş Sendikası Genel Başkanı ve Yönetimi saygıyla yaklaşıp, tarafsız kaldığını açıklarken, taraf olduğunu belirten siyasiler, işçi tarafından kendi sendikasının üzerinde vesayetçi olarak görülür.
Öz Çelik İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, kendi üzerine kurulabilecek bu vesayetçilere sessiz kalacak mı, kalmayacak mı?
HATİPOĞLU BARAJI VE O BÖLGEYE YAPILMASI PLANLANAN TAŞ OCAĞI
Karabük’ün şirin ilçesi Ovacık’ın Hatipoğlu Tarımsal Sulama Barajının olduğu bölgeye Karabük İl Özel İdaresi bir taşocağı açmayı planlıyor.
Köy yollarının yapımında kullanılan malzemeyi temin etmek için açılması istenilen taşocağı maalesef çok geniş sulu tarım arazilerinin ortasında yer alıyor.
Ovacık’ın Hatipoğlu, Doğanlar, Koltuk ve Kışlapazarı köylerinin arasında bulunan 5 bin hektarlık sulu tarım arazilerinin ortasına açılması planlanan taşocağına bölge halkı rıza göstermeyip, tepki gösterdi.
Ovacık İl Genel Meclis Üyeleri Ahmet Tam ile Halil Aydın, ‘Bölge halkının istemediğini biz de istemeyiz. Taşocağı için başka alternatif yerler aramaya başlayacağız.’ Şeklinde bir açıklama yaptılar ama bu açıklama net bir sonuç bildirmiyor.
Şimdi kamuoyuna asılsız bazı bilgiler verilmeye çalışılıyor. Gazeteci büyüğümüz, üstat Ahmet Gölbek, ‘Hatipoğlu barajı yapılırken, taşocağı açılmak istenilen bu yerden zaten tonlarca taş alınmış. O zaman özel sektör bu taşı alırken tepki yoktu, şimdi niye var?’ şeklinde bir yazı kaleme almış.
Sayın Gölbek, daha sonra kendisine yalan bilgi verildiğini öğrendi.
Ve inanıyoruz ki doğru bilgileri edinip bir yazı daha kaleme alacaktır.
Hatipoğlu Tarımsal Sulama Barajının yapımında kullanılan taş malzeme, baraj inşaat alanı içinden temin edilmiştir. Sanatsal yapıları ile ilgili özel taşlarda dışarıdan getirilmiştir.,
Bu tür yalan yanlış bilgileri gazetecilere vererek, kamuoyunu yanıltmak isteyen bazı bozuk zihniyetlerin de amacının ne olduğu bellidir.
Netice-i itibarı ile Hatipoğlu Barajının tarımsal sulama alanına açılmak istenilen taşocağı ile ilgili Sayın Valimiz, Özel İdare yetkilileri ve daha da önemlisi AK Parti Karabük Milletvekilleri son noktayı koyduklarına dair bir açıklama yaparak, bu tartışmayı bitirmelidirler.
AK PARTİ İL BAŞKANI YÖNETİMİNE SAHİP ÇIKMALIDIR.
Geçtiğimiz hafta Ovacık’a yapımı başlanılan Entegre Devlet Hastanesi inşaatını incelemek üzere Milletvekilleri Niyazi Güneş ile Cumhur Ünal, AK Parti İl Başkanı Av. İsmail Altınöz ile birlikte Ovacık’a gittiler.
Bir dizi incelemelerden sonra, bazı konuları görüşmek üzere yapılan toplantıya İl Başkanı Altınöz’ün yanında getirdiği üç il yönetim kurulu üyesi alınmamış ve hatta toplantı yapılacak odadan çıkarılmış.
Onlar da tepki göstererek, arabalarına binip Karabük’e geri dönmüşler.
AK Parti İl Başkanı Sayın İsmail Altınöz’e sormak isteriz;
Toplantıdan çıkartacak kadar güvenmediğin isimleri neden yönetimine aldın ve Ovacık’a yanında neden götürdün?
Bu son derece yanlış bir olay.
O üç il yönetim kurulu üyesinin onurları, siyasi itibarları İl Başkanının eli ile zedelenmiştir.
Bir Siyasi Partinin İl Başkanı, güvenmediği adamları yönetimine almaz.
Alsa da zaman içinde eler.
Ama asla dışlama gibi böyle bir uygulama yapmaz.
AK Parti içinde başka il yöneticileri de haksızlığa, iftiraya maruz kalabilir.
İl Başkanı, ya o yöneticinin istifasını isteyecek ya da sonuna kadar sahip çıkacak.
Bu konuda yönetimine her şart altında sahip çıkan eski İl Başkanları Ömer Ayar ile Timurçin Saylar’ı bir kez daha iyi duygular ile anıyoruz.