Karabük Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İnan Keskin de AA muhabirine, Düzce'deki depremin ardından bölgede büyüklüğü 1,5'ten 4,3'e kadar değişen aralıkta artçı sarsıntılar meydana geldiğini söyledi.
Bu depremin bölgenin sismik aktivitesi anlamında kendilerini çok şaşırtmadığını belirten Keskin, "Depremlere çok fazla gebe olan bir bölge. 1900'den günümüze kadar bölgede 4'ün üzerinde 311 deprem oldu. Bu depremlerin en büyüğü 7,6 büyüklüğünde. Son 121 yılda 311 depremin meydana geldiği bir yerde 312 ya da 313'üncü depremin meydana gelmesi çok da şaşırtıcı bir durum değil." dedi.
Keskin, Türkiye'nin bir deprem bölgesi olduğunu hatırlatarak, yüksek binalarda yaşamanın daha güvensiz olduğunun düşünüldüğünü ancak depremin iyi yapılmamış az katlı bir binayı da etkilediğini dile getirdi.
Sadece binaların kat sayısını azaltarak depremin ortaya çıkaracağı etkinin sonlandırılamayacağını vurgulayan Keskin, uygun zemin koşulunda uygun yapıyı inşa etmenin mühendislik anlamında sorunu ortadan kaldırmak olduğunu kaydetti.
Keskin, "Deprem öldürmez yapı öldürür." sözünü hatırlatarak, "Siz yapınızı olması gerektiği gibi iyi analiz edilmiş bir zemin ortamına yaparsanız çok fazla problem olmaz. Bu tarafta bilinçlenmemiz gerekiyor." diye konuştu.