BÖLGE HABERLERİ

GÖNLÜMDEN 'BUNLARI SALLANDIRMAK LAZIM ' DİYE GEÇTİ

MEHMET ALİ ŞAHİN:MECLİS’TE KAFAMIZA BOMBALAR YAĞARKEN GÖNLÜMDEN ‘BUNLARI SALLANDIRMAK LAZIM ’ DİYE GEÇTİ DARBE TEŞE

Abone Ol
MEHMET ALİ ŞAHİN:MECLİS’TE KAFAMIZA BOMBALAR YAĞARKEN GÖNLÜMDEN ‘BUNLARI SALLANDIRMAK LAZIM ’ DİYE GEÇTİ

DARBE TEŞEBBÜSÜ BU YAPININ SON KOZUYDU



AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, “Bütün bu yapılanları gördükçe, hatta parlamentoda kafamıza bombalar yağarken benim de, milletvekili arkadaşlarımızın da gönlünden ‘Bunları sallandırmak lazım’ diye geçti” dedi.

Memleketi Karabük’e gelen Şahin, Kent Meydanı’nda demokrasi nöbeti tutan vatandaşlarla buluştu. Burada konuşma yapan Şahin, Kent Meydanı’nın adının ‘Demokrasi Meydanı’ olmasını istediğini söyledi. Önceden Başbakan Yardımcılığı, Adalet Bakanlığı ve TBMM Başkanlığı görevlerinde de bulunan Mehmet Ali Şahin, darbe girişiminde bulunanların Türk askeri olamayacağını belirterek şöyle konuştu:

“Bunlar Pensilvanya’nın hainleridir. Hiçbir Türk askeri kendi vatandaşına silah çekmez, bombalar yağdırmaz. Neden acaba Temmuz ayının ortasında darbe teşebbüsünde bulundular? Önümüzdeki Ağustos ayında Yüksek Askeri Şura var. İzmir Cumhuriyet Başsavcı vekilliği çok önemli bir soruşturma dosyası hazırladı. Sanıyorum davası açılmak üzere. Bu soruşturma dosyasında Gülen terör örgütü mensubu olup, daha sonra pişman olan birkaç asker mensubunun da bilgilerine dayalı olarak çok önemli bilgilere ulaşıldı. TSK içinde bu yapıya mensup olan çokça rütbeli, rütbesiz TSK mensubunun isimleri tespit edildi ve haklarında dava açılma hazırlıkları başladı. Nitekim birtakım tutuklamalar da oldu. Bazıları da kaçtılar.”

DARBE TEŞEBBÜSÜ SON KOZUYDU

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da KPSS ile ilgili bir soruşturma dosyası hazırladığını, bu dosyada da TSK içerisinde bazı subayların eşlerinin sınavlara girip yüksek puanlar aldığının belirlendiğini ve banların askeriyenin birçok yerinde memur olduklarını belirten Şahin, şöyle dedi:

“Çünkü sorular çalınmış. Bu sorular bu yapıya mensup askerlere verilmiş, onların eşleri de çok yüksek puan alarak, milletin hakkını yiyerek memur olmuşlar. Cumhuriyet Başsavcılığı buradan hareketle o sınavı kazananların kimler olduğunu araştırarak bir bakmış ki bunların hepsi de TSK’da üst düzey asker. Bu soruşturma peş peşe gelince birtakım isimlere ulaşılmış ve şimdi bütün bunlar Yüksek Askeri Şura öncesi tabii ki şuranın önüne gelecek.

Bu soruşturmalarda, iddianamelerde yer alan isimlerin terfi etmeleri bir yana Silahlı Kuvvetlerden ilişikleri kesilecek. Bu yapının bu darbe teşebbüsü son kozuydu. Yüksek Askeri Şuradan önce eğer bir harekette bulunmazlarsa, Silahlı Kuvvetler içerisindeki mensuplarının önemli bir bölümü deşifre edilecek ve Silahlı Kuvvetlerden ilişikleri kesilecekti. Bir tek çare kalıyordu, darbe teşebbüsünde bulunarak Türkiye’de yönetimi ele geçirmek.”

İDAM CEZASI

Konuşması sık sık ‘İdam isteriz’ sloganıyla kesilen Şahin sözlerini şöyle sürdürdü:

“Doğrusu ben de insanım. Bütün bu yapılanları gördükçe, hatta parlamentoda kafamıza bombalar yağarken benim de, milletvekili arkadaşlarımızın da gönlünden ‘Bunları sallandırmak lazım’ diye geçti. İdam tekrar geri getirilebilir. Anayasa’yı değiştirirsiniz, idamı tekrar getirirsiniz. Ceza yasalarına da, anayasa değişikliği sonucu idamı tekrar yansıtabilirsiniz. Ancak yasalarda bir değişiklik yapıldığında lehte olan hükümler geriye yürüyor, aleyhte olanlar yürümüyor. Bu ne demek biliyor musunuz?

Anayasa değişikliği yapıp ceza kanuna getirdiğinizde, daha sonra çıkacağı için bu idamla ilgili hüküm, suç ondan önce işlendiği için uluslararası hukuk gereği aleyhte olan hükümler haklarında uygulanmayacağı için onlar hakkında idam kararı verilemeyebilir. Bütün bunlara rağmen, bu ihaneti yapmış olanlara karşı böyle bir cezayı uygulamak gerekmez mi? Vicdanlarımız ‘gerekir’ diyor. Ancak bu konunun çokça tartışılması, üstünde çalışılması, bir mutabakatla bu konunun bir cevabının araştırılması gerekir. Bu sadece AK Parti’nin ‘Ben yaptım oldu’ diyerek yola çıkarak çözeceği bir konu değildir.”

HUMEYNİ GİBİ DÖNECEKTİ

Geçmişte, ‘Bunlar iyi işler yapıyorlar, eğitim alanında faaliyette bulunuyorlar, yurt dışında okullar açmışlar, orada Türkçeyi tanıtıyorlar’ diye bu yapıya sempati ile destek verdiklerini hatırlatan Şahin, “Ama bu eğitim, okullar reklammış. Devlet içerisinde, Emniyette, yargıda, askeriyede yapılanmışlar. Amaç Türkiye’de bir darbe yapıp Humeyni gibi Amerika’dan o zatı getirip işin başına oturtacaklardı. Ama millet buna mani oldu” dedi.