Milliyetçi Hareket Partisi Karabük İl Başkanı Cenk Gedikoğlu, Karabük Valiliği, Sosyal Yardımlaşma Vakfı aracılığı ile her yıl ihtiyaç sahiplerine bayram öncesi verilen 2 Bin 500’er lira paraların kendileri tarafından verildiği yönünde ilgili vatandaşların arandığını ve seçmeni kandırmaya çalıştıklarını söyledi.
MHP İl Başkanı, ayrıca AK Parti afişleri ile silahla, pompalı tüfekler ile poz vermekte amaçların ne olduğunu sorguladı.
Gedikoğlu, “Karabük kamuoyu şuan çok değişik algılar ile kandırılıyor. Bu yerel seçimler Karabük'te bu sefer çok değişik ifadeler ile ilerliyor, bunları duydukça üzülüyoruz. Dün duymuş olduğumuz bir şeyi sizler ile paylaşmak istiyorum ve bu şahsım ve teşkilatlarımı oldukça üzüyor, sadece bunu Milliyetçi Hareket Partisi adına söylemiyorum. Karabük'te seçimlere hazırlanan Cumhuriyet Halk Partisi, Yeniden Refah Partisi, bizim parti teşkilatlarımız, diğer partiler ve adayları elinden geldiği müddetçe bütün seçim çalışmalarını gece gündüz demeden uğraşıyor, bizim sayın belediye başkanımız, kıymetli adayımız gibi ama görünürde şöyle bir şey var; Dün aldığımız haberlerin kesinlikle araştırılmasını istiyorum. Sayın Valimizin konuya hassasiyetle eğileceğini biliyorum. Sayın Valimiz çok kararlı, tarafsız ve seçim sürecini siyasiler anlamında çok güzel yöneten bir valimiz var, Allah'a çok şükür.” Diyerek açıklamalarına şöyle devam etti;
Devletin Dağıttığı Parayı AK Parti Adayı Veriyormuş Algısı Oluşturuluyor
“1964 kişiye 2500'er lira para dağıtılarak, Sosyal Yardımlaşma Vakfı adı altında ve sonradan bu arkadaşlarımızın numarası bulunarak ‘bu parayı AK Parti Belediye Başkan Adayı Özkan Çetinkaya gönderdi’ deniyor. Yani siz insanların aklını nasıl bu şekilde meşgul ediyorsunuz, yani siz insanların oyunu para ile satın mı alıyorsunuz, yani bu ne demek oluyor? Siz insanların oyuna 2500 liraya ipotek koyuyorsunuz. Şimdi bu Sosyal Yardımlaşma Vakfının başı kimdir, buna kim müsaade ediyordur, Sayın Valimizin haberi var mı? Bu şekilde ilerlediğini biliyor mu?
AK Parti Afişlerinin Yanında Pompalı Tüfekler İle Poz Vermek Ne Demek Oluyor?
Günümüzde bu konular bu şekilde ilerlerken sadece yerel seçimlerde seçim almak uğruna siz ne yapıyorsunuz? Bakanları getirdiniz olamadı. Sayın Cumhurbaşkanımızı getirdiniz olmadı. Para dağıttınız olmadı. Esentepe Mahallesi'nde bir balkonda pompalı tüfekle bütün siyasilere mesaj verdiniz, altında AK Parti Belediye Başkan Adayı ve Belediye Meclis Üyesinin afişi onun üzerinde de pompalı tüfekle bir arkadaş. Hayırdır biz nerede yaşıyoruz, ya en fazla ne yaparsınız siz bize. Bir tane AK Parti teşkilatlarına üye bir arkadaşımız onun elinde de boğaza karşı bir silah. Boğaza karşı gidersiniz ne bileyim Kalamış'ta, Kız Kulesi'nin karşısında salep alırsınız öyle fotoğraf çekilirsiniz. Silahla siz kime ne mesaj veriyorsunuz, ya da siz mesajı verseniz ne mesajı veriyorsunuz? Mesajı koskoca Milliyetçi Hareket Partisine mi veriyorsunuz?
Bu Olayları MHP Genel başkanımıza Kadar Taşıyacağım
Sosyal Yardımlaşma Vakfı bir, buradan dağıtılan paralar iki, silahla verilen mesajlar üç. Bunları Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanımıza kadar taşıyacağım. Bu arkadaşlarımız bunları yaparken Karabük'teki bu ortamı hiç gerdiklerini düşünmüyorlar mı? Yarın bir gün insanları birbirine düşürdüğünüzde, sokakta çatışmalara meydan vereceksiniz ve bu vebal altına gireceksiniz. Yine aynı şekilde ilçelerde olan olaylar. Bakın Yenice'ye, Yenice belediyesindeki çalışan arkadaşlarımızı birbirine düşürmek adına gittiniz onlara rapor aldırdınız. Adamlara dediniz ki ‘bize çalışın size rapor aldıracağız, bu belediye kazandığı takdirde size şöyle imkanlar sağlayacağız.’
Siz Milliyetçileri ve Ülkücüleri Tehdit mi Etmeye Çalışıyorsunuz?
Bunları bizim konuşamayacağımızı zannediyorlar, ekranlar karşısında ifade edemeyeceğimizi, sosyal medyalarımızdan halkımızı bunlarla ilgili aydınlatamayacağımız falan düşünüyorlar. Çok cesaretli kelle koltukta gezen Milliyetçi Hareket Partisi'nin Belediye Başkan adayı ve çok şükür Milliyetçi hareket Partisi’nin çok cesur bir il başkanı var. Sokaklardayız devamlı yalnız geziyoruz. Bizde her yerdeyiz evimiz belli, işimiz belli, gittiğimiz yerler, güzergahlar belli. Bizimle ilgili bir hesabı olanlara söylüyorum yalnızız genelde. Bize balkonlardan tabanca, tüfek, pompalıyla ya da bizim partililerimizi çoluk çocuğuyla, işiyle tehdit edeceksin, işin finali ne, yerel seçimler. Hazır öyle bir şey yok. Yerel seçim tehditle para dağıtarak, devletin imkanlarını kullanarak, 2500'er lira para dağıtacaksın, ondan sonra diyeceksin ki bunlarla ilgili ‘biz demokratik şartlar altında’ il başkanı kardeşimizin dediği gibi ‘biz kavganın içerisine girmeyiz’ para dağıtırken sen şimdi bir kavga yaratmıyor musun? Sen şimdi bu paraları dağıtırken, yine pompalı tüfek gösterterek oradan ne yapıyorsun? Kavganın içerine kimseyi çekmiyorsun ama pompalılarla, tabancalarla, tüfeklerle bize orada bir mesaj vermeye çalışıyorsun. Mesaj vermeye çalıştığı parti Milliyetçi Hareket Partisi. Dikkatli mesaj ver bize. Biz bir dururuz, iki dururuz ondan sonrası ile ilgili yine söylüyorum, burası binlerce milliyetçi ve ülkücü camiaya mensup arkadaşımızın zamanında 80 öncesi bu dava için bedel ödemiş, cesareti sonsuz, sokaklara hakim, sokaklarda herkes ve her şeyle ilgili nerede, ne zaman, ne olduğunu bilen çok büyük bir teşkilata sahibiz. Bizi tehdit etme. Biz üslubuna uygun doğru düzgün duruyoruz. Şurada kaldı 3 gün bir sürü şey yapıyorsunuz. Şu konuyu da anlamıyorum buna çok şaşırdım, bununda doğruluğunun devletin yetkili kurumlarınca araştırılmasını özellikle rica ediyorum.
Ovacık’ta Yangınlar Çıkartan Şimdi Safranbolu Emniyetinde Bekçi
Biliyorsunuz geçmiş dönemlerde Ovacık'ta bir samanlık yangınları oldu. Zannediyorum Ovacık AK parti İlçe Başkanı, şimdiki aday abimiz Ahmet Bey'in, Orhan Şahin diye adını da tam hatırlamıyor olabilirim. Bu arkadaşımız Ovacık halkının oradaki bir sürü samanlığını kendi kafasına göre yakmış. Bizde gittik, yangını yakan o arkadaş ile birlikte yangın yerindeydik zannediyorum, onunla birlikte yakanı aradık. Sonradan tespit edildi, bulundu, alındı, cezası verildi. Bir 20-21 gün yattı bu arkadaş. Sonrasında bu arkadaşın nerede çalıştığını biliyor musunuz? Emin olamamakla birlikte, mutlaka araştırılmasını istiyorum bu konunun; Bu arkadaşımız şu anda Emniyete ait Safranbolu'da olabilir başka bir yerde olabilir bekçi olarak çalışıyor. Ne olacak, bu arkadaş şimdi Safranbolu bölgesinde bir yerleri mi yakacak. Bu nasıl bir abesle iştigal konudur. Karabük halkı bunu duymayacak mı? Bilmeyecek mi? Bunların doğruluğunu özellikle devletimizin yetkili organları tarafından araştırılmasını rica ediyorum.
Yine Ovacık'ta muhtarlarımızla toplantı yapılıp, bize yakın ya da Ovacık'taki adaylarımızın, gerek İl Genel Meclis Üyesi Adayımız Muhammer Bey'in çalışmaları, gerek Neslihan kardeşimizin çalışmaları ilgi arttı. Ovacık'ta da bir ivme yakaladık. Ovacık'ta yakalamış olduğumuz Milliyetçi Hareket Partisi'nin ivmesi oradaki muhtarlarımıza ‘gözünüze dizinize dursun burada yaptığımız hizmetleri görmediniz mi, hala bizden ne istiyorsunuz’ diyen vekillerimiz var. Muhalif belediyenin elinden kurtarın diyen vekillerimiz var. Yeter artık durun, artık bi sakin, nihayetinde bir yerel seçimdir bu. Kazanırsınız, kaybedersiniz. Fark eden bir şey olmaz. En sonunda ayın 1'inde yine herkesin karşısına hep birlikte Karabük'ün sokaklarında, cenazesinde, düğününde çıkacağız. Bunlar ne demek oluyor. Bir yerleri yakan adamı bekçi yapıyorsun, birinde pompalı tüfekle bize mesaj veriyorsun. 1964 kişiye aklıyla sanıyla 1964 kişi. İsim listesi bizimde elimizde var. Sosyal yardımlaşma vakfı devletimizin bir imkanıdır herhalde bu değil mi ben öyle biliyorum. İhtiyaç sahiplerinin oylarına ipotek koyar gibi, oylarını parayla satın alır gibi diyorsun ki ‘Özkan Başkanımızın selamı var, bu paraları Özkan başkanımız veriyor’ yok öyle bir şey. Devletimizin ihtiyaç sahiplerine yapmış olduğu yardımı çeşitli varyasyonlarla ‘bunu biz gönderdik, AK Parti gönderdi’ böyle bir şey yok. Bu nasıl bir demokratik seçim, ben ilk defa böyle bir yerel seçim yaşıyorum.
Sizi bir telefon numarası arıyor, geri arıyorsunuz kimse açmıyor, merak edip Turkcell'e soruyorsunuz Turkcell sizi arayan kişinin telefon numarasını vermiyor. Etik değil, bireysel bilmem ne kanunlarına göre bunu veremeyiz diyor. Bu kadar kişiye sen iktidar gücüyle mi ulaşıyorsun. Bize yakın insanları da arıyorsun bu insanlar bize tek tek dönüyor ‘başkanım bize böyle böyle dendi’ diyor. Bu nasıl bir seçimdir, bu seçim nereye gidiyor, tahrik edeceksin bütün siyasi partileri. Bunu sadece Milliyetçi Hareket Partisi adına söylemiyorum. Belki bu konuyla ilgili diğer partilerin il başkanları da bir açıklama yapacaktır. Biliyorlardır, bilmiyorlardır. Bu sadece Milliyetçi Hareket Partisi'ne değil, bu şuan Karabük'ün bütün seçime hazırlanan partilerine haksız rekabettir ve demokrasiye uygun olmayan bir şekilde seçim yarışı içerisindeyiz. Tekrar üzerine basa basa söylüyorum; Devletimizin yetkili kurumlarınca bu konunun araştırılmasını özellikle rica ediyorum.”