Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erol Altuntepe, yazılı bir basın açıklaması yaptı.
Karabük Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde, şoför kadrosunda sözleşmeli kamu personeli olarak çalışan ve aynı zamanda Pusula adlı sosyal medya üzerinden, yasal olmayan basın faaliyetinde bulunan Talat Atay, dün MÜSİAD Karabük Şube Başkanı olan, Safranbolu TSO Meclis Başkanı Cengiz Ünal ve MÜSAİD Karabük Şubesi ile ilgili ağır ithamlar içeren bir yazı paylaşmıştı.
Safranbolu TSO Yönetim Kurulu Başkanı Erol Altuntepe de, bu paylaşım üzerine odasının Meclis Başkanı Cengiz Ünal’a sahip çıkan ve MÜSİAD Karabük Şubesi ile ilgili iftira içerikli yazı yazan Talat Atay’ın hakkında bir açıklama yaptı.
Bir kamu personelinin aynı zamanda nasıl gazetecilik faaliyeti yaptığını sorgulayan Altuntepe, bu şahsın sürekli kurumları ve şahısları hedef alan karalamalarda bulunduğunu ifade etti.
Gazeteci kisvesi altındaki Talat Atay’ın kimler tarafından tetikçi olarak kullanıldığını da sorgulayan Safranbolu TSO Başkanı Altuntepe’nin basın açıklaması şöyle;
Aynı zamanda MÜSİAD Karabük Başkanlığını yapan odamızın Meclis Başkanı Sayın Cengiz Ünal ile ilgili kendisini basın mensubu gösteren bir kişi tarafından alenen hedef alınarak, MÜSİAD Karabük Şubesi ile ilgili asılsız ithamlarda bulunulmuştur.
Baştan şunu belirtmeliyiz ki; Halka hizmet amacıyla kurulan Sivil Toplum Kuruluşlarının yöneticiliği herhangi bir maaş ve gelir karşılığı yapılmıyor. Tamamen hizmet yapmaya gönüllülük esasıyla bu STK’larda görevler alıyoruz.
Fakat zaman zaman STK Başkanlarının, kurumlar ve şahısların fütursuzca hedef alındığını, itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını, şantaj yolu ile para sızdırmaya çalışıldığını, özel hayatları da dahil, birçok iftira ve karalamaya maruz kaldıklarını son zamanlarda sıkça görmekteyiz.
Peki bu itibar suikastlığını ve karalama operasyonlarını yapanlara da şöyle dönüp bir baktığımızda; Karabük Yerel Basın içinde yer aldıklarını iddia eden, gazeteci kimliğine bürünmeye çalışanlardan ibaret olduğunu gözlemliyoruz.
Devletin kurumunda kamu personeli olarak çalışan, maaşını devletten alan, sigorta primi devlet tarafından ödenen birilerinin ise uzun zamandır kim veya kimler olduğu herkesçe bilinen bazı kişilerin kapısına sığınarak, gazetecilik mesleği adı altında tetikçilik yaptığını müşahede etmekteyiz.
Kamu personeli olan bu kişinin internet mecrasında gerek kurduğu basit haber siteleri üzerinden, gerekse sosyal medyalar üzerinden zaman zaman üst düzey bürokrasiyi, zaman zaman STK Yöneticilerini karalamak üzere hedef aldığını ve yine sıklıkla şehrin huzurunu bozacak sözüm ona haberler yaptığı herkesçe bilinmektedir.
Devletin bir kurumunda şoförlük görevini yapması gerekirken, mesai saatleri içerisinde ve aynı kamu kurumunda internet mecrası üzerinden böyle fitne, fesat yayması, toplumun huzurunu kaçırması maalesef herkesçe sadece izlenmektedir.
Öte yandan Karabük Yerel Basınımızı da gazeteciliği saldırı amacı olarak kullanan kişilerin dışında tutmak gerektiğine inanıyoruz. Karabük ve Safranbolu Yerel Basını asla bu değildir.
Fakat Basın ahlak ve etik kurallarını hiçe sayan bu kişi ve kişilerin yaptığı saldırıların sonucu da bizi değil, aslında yine Karabük Yerel Basınını topyekun ilgilendirmektedir.
Bu kamu personelinin, yakın geçmişte Karabük Valisini bile haksız yere itham ettiğini, siyasi parti yöneticilerini, seçilmişleri, STK Yöneticilerini, kamu yöneticilerini ve hatta yerel basın içinde gerçek basın görevini yapanları bile hedef aldığını, hakaretler ettiğini, iftiralar atarak, karalamaya çalıştığına hep birlikte birçok kez şahit olduk.
Halkı aydınlatıp, bilgilendirmek gibi ulvi bir kamu görevi olan gazeteciliği, uzun süredir kurum ve şahıslara karşı bir saldırı aracı olarak kullanan bu şahsın nasıl bir gecede kamu kurumuna işe başlattırıldığı da hala hayret vericidir.
Gerçek olmayan gazetecilik kimliği altında, basını sadece kurum ve şahıslara karşı bir saldırı aracı olarak kullanan bu kamu personelinin, Valimiz Sayın Mustafa Yavuz başta olmak üzere, Karabük Milletvekillerimiz Sayın Cem Şahin ile Ali Keskinkılıç ve yine AK Parti İl Başkanı Sayın Ferhat Salt da dahil olmak üzere, birçok kişiye bir gün telafisi zor olan zararlar vereceği de sanırız öngörülüyordur.
Karabük Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ve Karabük İl Emniyet Müdürlüğü’nün de hukuksuz bir şekilde kurum ve şahısları hedef alarak karalayanları yakından takip ettiğini, zamanı gelince gereğini yapacaklarına da inancımız tamdır.
Kimlere ve neden hizmet ettiği bilinen, herkesi karalayan ve toplum huzurunu bozan bu şahıs tarafından odamızın Meclis Başkanı Sayın Cengiz Ünal’a yapılan itibar suikastlığına asla müsaade etmeyeceğiz. Daha fazla kurum ile şahısların yıpratılmaması içinde her platformda bundan sonra demokratik mücadelemizi vereceğiz.