Ergün Başkaya'nın 13.07.2023 tarihli köşe yazısı...

YENİ ATANAN BÜROKRATLARIN KEYFİ UYGULAMALARI

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde bazı teamüller ve yerleşik uygulamalar vardır.

Bunlardan biri de protokol kurallarıdır.

Devletin işleyiş sisteminde ve illerde protokol kuralları çok önemlidir.

Tüm yurt genelinde olduğu gibi, Karabük’te de kurumlar arasında ilişkiler ve işleyiş sistemi vardır.

Yeni atanan il müdürleri valiyi ve Belediye Başkanını kısa bir süre içinde ziyaret ederler

Ardından bir süre sonra da iadeyi ziyaretler olur.

Kısacası vesaire, vesaire…

Atanan il müdürlüğü pozisyonunda bazı bürokratların aradan uzun bir süre geçmesine rağmen, valiyi ziyaret etseler bile Karabük Belediye Başkanlığını ziyaret etmemeleri dikkatimizi çekiyor.

İl Müftüsüdür, Defterdarıdır derken atanan bazı bürokratlar ısrarla Karabük Belediye Başkanını ziyaret etmediler.

Adı üzerinde atanan.

Atanan bürokrat, seçilmişi adeta tanımıyor gibi bir tavır içine mi giriyor anlamıyoruz.

Mesela en son 2-3 ay önce atanan Karabük İl Özel İdare Genel Sekreteri de dahil.

Cumhur İttifakı ortağı MHP’li Belediye Başkanı Rafet Vergili’ye soruyoruz “Sizi neden ziyaret etmedi bu yeni atanan bazı bürokratlar” diye,

“Benim için önemli değil, kendi takdirleri diyor.”

Hadlerini bildirmesi lazım ama,

Başkan Vergili, bu tür işlere takılmaz.

Umursamaz ve takılmaz da…

Bu bürokratlarda devlet temayülleri gereği yapmaları gerekeni neden yapmıyor?

Nereden cesaret alıyorlar?

Ya da bir yerlerden ‘gitmeyin’ talimatı mı alıyorlar?

Ya da kendilerine göre birilerine şirin gözükmek için işgüzarlık mı yapıyorlar?

Karabük’ün kurumlar arasındaki sağlıklı ilişkileri sekteye uğratmaya sebebiyet verildiği de ayrı bir konu.

Yani uzun lafın kısası…

Devlet işleyişinde keyfi uygulamalara yer yoktur.

---------OooO---------

BÜROKRASİ DE ONUN BUNUN ADAMI DEVRİ SONA ERMELİ

‘Bu benim adamım’

Şu, onun adamı,

‘Bu benim kırmızı çizgim’ ile geçirdik son beş yılımızı.

Bir kuruma müdür, şube müdürü, müdür yardımcısı atandığında, kimin adamı diye sorgulanıyordu.

Gece yarılarına kadar oyun masalarında taş döşemeyle il, ilçe müdürü olunmaya çalışılıyordu.

Tenhalarda vekil ile kafa kafaya verip, fısır fısır konuşmalar ile bir yelere atamalar yapılıyordu.

Şimdi yeni bir döneme girdik.

Vekiller Cem Şahin ile Ali Keskinkılıç ‘benim adamım’ devrine son verecekler mi?

Başta İl Sağlık Müdürü Ahmet Sarı’nın istifasıyla kamu sağlık kurumu anlaşılan baştan aşağı yeniden dizayn edilecek.

İl Sağlık Müdürünün, bakanlık tarafından il dışından atanması bekleniliyor.

Fakat hastanelerdeki idari kadrolara yapılacak olan atamalarda artık ‘benim adamım’ devri sona ermeli.

Uzun yıllar hastanelerin idari kadrolarında görev alan ama kimsenin adamı olmadıkları için kenarda bekleyen çok sayıda liyakat sahibi kişiler tekrar gözden geçirilmeli.

Kısacası adamın adamı olma devri kapanmalı.